Hayata Resim Altı
Renkli bir suyun taşmasını bekliyorsun ha,
böyle durmaktan. Bu ipekten bir yalan
hem de büyüden. Bir çocuğa göz değilsin
onların parmak izi korkular.
Yüzündeki gülücükle bir başınasın, simit ve çaya uzak
Öfkeli zaman. Tartaklanmış bir uzaklıktasın
tuzun tadında kötü geceler. Beklemelerin
sedef çiçeği artık naylondan.
Hızla unutuyorum ben de, örtüyorum anımsadıklarımı
ve yaşanmış ne varsa. Kararıyor içim; ürkütüyor bu.
Yani, o susamışlık: Elbette öğretici, elbette taşkın
ama her şey, darmadağın bir anlam. İşe yorgun işçiler
ekmek saldırgan. Utançla genişliyor kent
soluyor bir fotoğraf. Daralıyor alanlar
büyüyen kalçalara. Devrilen yüzüm,
binlerce yalnızlık arasında. Beklediğim sudan
daha dalgın daha alıngan.
Sofada unutulan çocuk her oyundan atılan
babası kadar yorgun, bir fabrika kadar gürültülü,
kin kadar sessiz, ama hüznü usulca.
Aşklara resimaltı bir söz: Çiçeğin,
kopartılan sapına bakması gibi, bir yanı yufka
bir yanı yedi iklim dört köşe. Artık tutuşmayan
bir pankarta inanma. Bir şarkıya yakalan.
Ben de senin gibi aranırken kayboldum
gövdemin her yerinde bir fazlalık
ve atlastan bir sancı o günden sonra.
Bak işte göğsünüzdeyim serinlik oldurmaya
ağrıdan bir yakınlık bu
durmadan yalçınlaşan aramıza yağan kar
ah! uçurumdan sevgili, buzdan gece.
Ter sorsun bunu, kandan yontulan bulsun
mermer gecikecek gene ellerin bilenmiş alışkanlığına.
Günlerimize sarmaşık gönderen arkadaşlar
kopkoyu birkaç imge, uzakta.
Masmavi bir karanfıl, unumuza su olan.
Veysel ÇOLAK
“– GÜZEL SÖZLER: İstiyorsan Hakk’a varmayı, meslek edin gönül almayı, bırak saraylarda mermer olmayı, toprak ol, bağrında güller yetişsin. Mevlana