Menüler kısmından ayarlayınız.

Hilmi ŞAHBALLI

İlk ve orta öğrenimini Kahramanmaraş’ta tamamIadı. Şiir yazmaya 1972 yıIında başIadı. 1973 yıIında Dengin PIak şirketinin düzenIemiş oIduğu AşıkIar Yarışması’nda 1.nci seçiIerek kendisine “ŞAH” unvanı veriIir ve o günden sonra “HiImi ŞahbaIIı” oIarak tanınır. Sonrada Mahkeme kararı iIe soyadını “ŞahbaIIı” oIarak değiştirir. YıIIarca yurtdışında bir çok üIkeyi gezmiş, TürküIerimizi okuyarak Türk küItürünün yayıImasına yardımcı oImuştur.
750’nin üzerinde şiiri buIunmaktadır. Bu şiirIerin 300 ünü besteIemiştir. BunIardan bazıIarı “Yürüyorum, Esmerin adı Oya, KızıIırmak, YoruIdum, VoIkan gibiyim, Doğ güneş, Aman Dokunmayın çok fenayım, Takatım mı var, Bir yudum su, Bahar geImiş bizim eIe, Zım zım, MahkumIarın Türküsü, Neden bana gönüI verdin, UnutuIdum, Oda yandı bende yandım, Ay Kızım KınaIı kuzum, BeIki geIirim Ana, Bebeğim vs. gibi… EtkiIendiği şair ve aşıkIar ise: Hayati Vasfi Taşyürek, Aşık Mahzuni Şerif, Abdurrahim Karakoç, Aşık VeyseI, Neşet Ertaş, HaIit AraboğIu, Yusuf PoIatoğIu’dur. ÇaIışmaIarı arasında ayrıca 55 adet pIağı, 5 adet fiImi vardır.
FiImIerinin isimIeri : Gurbet ÖIümIeri, Bayram Türküsü, BekIenmeyen misafir, GüIeIim eğIeneIim, İbrahim Hakkı HazretIeridir… Ayrıca : KanaI 6’da 50 böIüm Türkü Pınarı Programı; TGRT’de 100 böIüm OzanIarın DiIinden Programı; 3 YıI Merhum Sn. Turgut ÖzaI’ın Müzik DanışmanIığı; 5 YıI Ankara Radyosunda sözIeşmeIi oIarak görev yapmıştır. MecIis Başkanı Ömer İzgi’nin vermiş oIduğu “2001 yıIının AItın AdamIarı” ödüIüne Iayık görüImüştür. Sanat hayatına 35 senesini vermiş 30. uncu kasetinin çaIışmaIarına devam etmektedir. EvIi ve 5 çocuk babasıdır. Kaynak: Hilmi Şahballı Kimdir?
KAYNAK-İNTERNET-MARAŞ GÜNDEM

ESERLERİNDEN SEÇTİKLERİMİZ

Yürüyorum

Hilmi Şahballı

Karlı dağların ardından
Yare doğru yürüyorum
Yunus’un feyiz aldığı
Yere doğru yürüyorum

Kah atlıyım kah yayayım
Hangi derdime yanayım
Ben bu alemde rüyayım
Sırra doğru yürüyorum

Şahballı’m konan göçecek
Dünya fani ölüm gerçek
Kula şefaat edecek
Er’e doğru yürüyorum

Bayramın Kutlu Olsun

Hilmi Şahballı

Bayramın kutlu olsun
Belki gelirim Ana
Dokunma çilem dolsun
Belki gelirim Ana

Demleyin kekik çayın
Benide unutmayın
Fazla umutlanmayın
Belki gelirim Ana

Hasret canıma yetti
Yıllar su gibi gitti
Eş dost burnuma tüttü
Belki gelirim Ana

Şahballı hasret yara
Kanar bağrımız yara
Yola bak ara ara
Belki gelirim Ana

Anne

Hilmi Şahballı

Hakkın ödeşilmez eşin bulunmaz
Beni ak sütünle besledin ANNE
Şefkatin bir şeyle satın alınmaz
Kulağıma ninni söyledin ANNE

Ne kadar tatlıydı gel yavrum derken
Seyrederdi mışıl mışıl uyurken
Elinde avcunda hiç bir şey yokken
Giydirdin kuşattın süsledin ANNE

Bu gece rüyamda yaktın özümü
Şahballı’yım tutamadım sözümü
Okşadın saçımı öptün yüzümü
Başımı göğsüne yasladın ANNE

Ağlıyor

Hilmi Şahballı

Suçsuz yere bir hücreye atıldım
Kırıldı kalemler ferman ağlıyor
Kendi dostlarımca taşa tutuldum
Bendeki dertlere derman ağlıyor

Malımı mülkümü ettiler tapu
Sonunda yüzüme kapandı kapı
Kendinden olunca baltanın sapı
Toprak sancılandı orman ağlıyor

Aşıklar çalardı yanık sazları
Şahballı ordaydı bahar yazları
Yaylada yas tutmuş yörük kızları
Çıkrık boynun bükmüş kirmet ağlıyor

Ahrette Göç

Hilmi Şahballı

Bir gizli sirrimi demedim yara
Herşeyden habersiz canim sevdigim
Çarki alem beni düşürdü dara
Nefes nefes biter günüm sevdigim

Kurtuluş yok nere kaçacaksinki
Kanatlansan nere uçacaksinki
Bir sabah gözlerin açacaksinki
Dünya senin ahret benim sevdigim

Vah tuh diye Şahballi’ya bakarlar
Götürürler bir çukura sokarlar
Üç beş gün peşimden agit yakarlar
Sonra toprak olur tenim sevdigim

Ayrılığa Sitem

Hilmi Şahballı

Eşim’e

Dünya alem kıskanırdı
Senin ile sevgimizi
Asılsız yalanlar ile
Tükettik birbirimizi

Şimdi bensiz mutlumusun
Yarından umutlumusun
Inan seni seviyorum
Yalansam dilim tutulsun

Ikimiz bir saray yaptık
Hiç içinde oturmadık
Sen bir yana ben bir yana
Gurur meselesi yaptık

Şimdi bensiz mutlumusun
Yarından umutlumusun
Inan seni seviyorum
Yalansam dilim tutulsun

Fındık kabuğun doldurmaz
Aramızı açan sözler
Hasretin ateşten gömlek
Gözlerim yolunu gözler

Şimdi bensiz mutlumusun
Yarından umutlumusun
Inan seni seviyorum
Yalansam dilim tutulsun

Baba İle Kızı

Hilmi Şahballı

Ay kızım kınalı kızım
Gelin olup gitti bugün
Sensiz ne yaparım kuzum
Gelin olup gitti bugün

Ağlayınca avuttuğum
Ninni çalıp uyuttuğum
Öpe seve büyüttüğüm
Gelin olup gitti bugün

Şahballı’yım sinem tüter
Benim derdim bana yeter
Ayrılık ölümden beter
Gelin olup gitti bugün

Bebeğim

Hilmi Şahballı

Ninniler söyleyip uyuttum seni
Uyan bebeğim uyan bebeğim
Dar günler için büyüttüm seni
Dayan bebeğim dayan bebeğim

Yavrumuz aklı selim olmalı
Çok okumalı alim olmalı
Sevgi muhabbet ilim olmalı
Rüyan bebeğim rüyan bebeğim

Sendeki kıymete biçilmez paha
Mutluluk tattırdın sen Hilmi Şah’a
Şahsina sevgim yüce Allah’a
Ayan bebeğim ayan bebeğim

Ben Bende Değilim

Hilmi Şahballı

Nolur bir şey sorma bana
Ben bende değilim bugün
Kül olmuşum yana yana
Ben bende değilim bugün

Başım döner çok fenayım
Baykuş tünemiş binayım
Hangi derdime yanayım
Ben bende değilim bugün

Dünya gezdim adım adım
Gözümde kaldı muradım
Bir zamanlar Şahballı’ydım
Ben bende değilim bugün

Beni Beni

Hilmi Şahballı

Beyim ben bir ulu çınar ağaçtım
Özüme kurt düştü yer beni beni
Yüksekten uçarken engine düştüm
Kahpe felek görmez misin gör beni

Ben ömrümü bir sevdaya adadım
Ne yazık ki gözde kaldı muradım
Ben bir bey oğluyum Şahballı adım
Bilmiyorsan bir bilene sor beni

Bir Ben Bir Hak Bilir

Çektiklerimi

Hilmi Şahballı

Nazlı yarim senden ayrı kalalı
Bir ben bir hak bilir çektiklerimi
Dağlar aramızda perde olalı
Bir ben bir hak bilir çektiklerimi

Didem yaşı pınar çağlayıp akar
Gönlümde fırtına şimşekler çakar
Ateş ne ki; özüm ateşi yakar
Bir ben bir hak bilir çektiklerimi

Şahballı’yım hayırsız dostu neyleyim
Kime küsüp kime kahır eyleyim
Ne sen sor derdimi ne ben söyleyim
Bir ben bir hak bilir çektiklerimi

Gülüver

Hilmi Şahballı

Yeter kaşın çattığın
Gülüver bana gülüver
Şu göğsüne taktığın
Gülüver bana gülüver

Ağlayan çok gülen az
Bülbül eder güle naz
Ömür kısa zaman az
Geliver bana geliver

Şahballı hasret yara
Kanar yüreği yara
Şu derdime bir çare
Oluver bana Oluver

Kaybolan Yillar

Hilmi Şahballı

Mahpus damlarinda oldum divane
Dostum düşmanimi bileyim yeter
Her düşüş bir kalkiş ögretti bana
Yitirdim kendimi bulayim yeter

Melhem kar etmiyor artik yarama
Yeterki sen bu gönlümden irama
Beni ister ara ister arama
Saglik haberini alayim yeter

Şahballi’yım yolcu gerek yolunda
Gönül can vermeyi ister kolunda
Hiç gözüm kalmadı dünya malında
Aç susuz yanında olayım yeter

Çoban Şahballı

Hilmi Şahballı

Bir köyümüz vardı baykuşu çoktu
Yıldızları saya saya büyüdük
Fakir yoksulduk ya anlımız aktı
Karda kızak kaya kaya büyüdük

Anam teşt içinde yurdu başımı
Bizi çimdirirken gör telaşını
Bazlamaya katık yaptım aşımı
Teh dürümü yiye yiye büyüdük

Kışın dam loğlardık kürürdük karı
Av avlardık bulamazdık avcarı
Ne pantol bilirdik ne de şalvarı
Uzun fistan giye giye büyüdük

Dut toplamak için ağaca çıkardık
Ölümden korkmazdık daldan sarkardık
Horozun sesine erken kalkardık
Ezan sesi duya duya büyüdük

Sarılar köyündür oban Şahballı
Dilde destan elde saban Şahballı
Boşa büyüklenme Çoban Şahballı
Dağda davar yaya yaya büyüdük

Ceviz Ağacı

Hilmi Şahballı

Hani biri vardı yıllar öncesi
Yaprağın yolardı o benim işte
Kazmayla kürekle arık yaparak
Bahçeyi sulardı o benim işte

Akşam sabah hiç gölgenden çıkmazdı
Tembel yatar işe güce bakmazdı
Bir atkısı vardı hiç bırakmazdı
Boynuna dolardı o benim işte

Ayaklarım yalın yırtıktı yakam
Bir canlı kuluyla olmazdı şakam
Bir kırık saz ile nefreti makam
Söylerdi çalardı o benim işte

Bazen başı ipe giden gibiydi
Bazen ruhsuz kalmış beden gibiydi
Bazen suyu kesik fidan gibiydi
Açılır solardı o benim işte

Kuşlar uçamazdı senin gölgende
Çünkü lastik sapan var idi bende
Yoğurt pekmez yerken koyu gölgende
Parmağın yalardı o benim işte

Hatırlıyor musun bak geldi yine
Yumruğun vururdu hep sinesine
Deliler misali kendi kendine
Ağlardı gülerdi o benim işte

Bir Şahballı vardı sorma ne için
Şimdi hatırladın kavruldu için
Komşu kızına hoş görünmek için
Hep namaz kılardı o benim işte

Bize Gel

Hilmi Şahballı

Komşumun güzel kızı
Bağrıma koydun sızı
Ne olur bazı bazı
Bize gel bize gel

Sana saz çalacağım
Seni kandıracağım
Dünya bir yana olsa
Ben seni alacağım

Yürürsün durup durup
Türlü hayaller kurup
Bir bahane uydurup
Bize gel bize gel

Sana saz çalacağım
Seni kandıracağım
Dünya bir yana olsa
Ben seni alacağım

Şahballı’da erkan yol
Şu bomboş gönlüme dol
Babamin gelini ol
Bize gel bize gel

Sana saz çalacagim
Seni kandiracagim
Dünya bir yana olsa
Ben seni alacagim

Çiçek

Hilmi Şahballı

Verdigin çiçegi bagrima bastim
Sakladim kokladim Solana kadar
Ben yalan dünyaya kadere küstüm
Gönlümün sultanin bulana kadar

Genç yaşimda aklar düştü saçima
Ömrüm her gün başka bir biçime
Dertlerimi atiyorum içime
Çekerim çilemi dolana kadar

Degme Şahballi’ya alevsiz yana
Atma beni bir o yana bu yana
Gözüm yaşli boynum egri bir yana
Beklerim yolunu ölene kadar

Deli Gönül

Hilmi Şahballı

Bana cefa çektirirsin
Usanmişim deli gönül
Neden boynum büktürürsün
Akar yaşin seli gönül

Mansur gibi sonun dardir
Yol kapali yagmur kardir
Sende nice hikmet vardir
Ermişsin sen veli gönül

Degme Şahballi’ya gülsün
Sevda bağdır sen sümbülsün
O Yar bir gül sen bülbülsün
Alamadım gülü gönül
Gel şaşırma yolu gönül

Duygunun Eseri

Hilmi Şahballı

Güzel seni sana tarif edeyim
Çünkü sevda vardır yolun ucunda
Gönül uslanmıyor nere gideyim
Bülbülün figanı gülün ucunda

Ne kadar meth etsem az geliyor az
Hepsi sende mevcut cilve, iş ve naz
Yanakların elma dudağın kiraz
Sandım bal akıyor dilin ucunda

Gözlerin şaheser kipriğin oktur
Gülüşün ölümcül hastaya doktor
Velhasıl cihanda menendir yoktur
Sanki bir gül açmış dalın ucunda

Hilmi ŞAHBALLI’yım alayım kadan
Görünüşün berrak bir duru sudan
Kavuşmadan göz edersem dünyadan
Ruhum görmek ister salın ucunda

Evimizde

Hilmi Şahballı

Kar yağdı soğuk diyoruz
Şaşıyoruz evimizde
Çoluk çocuk zıplıyoruz
Koşuyoruz evimizde

Sinir geldi hepimize
Gölge düştü sevgimize
Hanımla birbirimize
Düşüyoruz evimizde

Eser rüzgar yağar yağmur
Yatak yorgan oldu çamur
Ne odun var ne de kömür
Üşüyoruz evimizde

Şahballı’m el açtık Hakk’a
Boynumuzu büke büke
Yazı iple çeke çeke
Yaşıyoruz evimizde

Felek

Hilmi Şahballı

Hangi dalı tuttum ise kurudu
Başıma taşları yağdırdın felek
Herkesin gemisi dağda yürüdü
Beni deryalarda boğdurdun felek

Benliğimi yaşamaktan yıldırdın
Gönül sarayıma elem doldurdun
Ne beni güldürdün ne de öldürdün
Boynumu bir yağıza eğdirdin felek

Bütün dertlerimi aldım kaleme
Genç yaşımda sızı girdi belime
Garip Şahballı’yı fani aleme
Kara gün için mi doğdurdun felek

Gençlikten Kocalığa

Hilmi Şahballı

Şaka maka eskiyoruz galiba
Her bir yanım çürümeye başladı
Ömrümü ellere eyledim hiba
Can cesedi çürümeye başladı

Bir zamanlar ateş idim kor idim
Namertlere düşman merde yar idim
Dört mevsimde çözülmeyen kar idim
Güneş vurdu erimeye başladı

Şahballı’yım zaten ömrüm yayandı
Sonu geldi iki taşa dayandı
Yaz baharım boran kışa dayandı
Başım duman bürümeye başladı

Gördüm Göreli

Hilmi Şahballı

Mecunum deli gibiyim
Ben seni gördüm göreli
Yaşayan ölü gibiyim
Ben seni sevdim seveli

Hiç bu yana bakmıyorsun
Yeşil ışık yakmıyorsun
Hiç aklımdan çıkmıyorsun
Ben seni gördüm göreli

Hasretin boynumu büken
Gel yetiş ömrüm var iken
Yorgan ateş yastık diken
Ben seni sevdim seveli

Şahballı ömrüm bitirdim
Ne götürdüm ne getirdim
Evin yolunu yitirdim
Ben seni sevdim seveli

UNUTULDUM

Aşkımızda bitti diken
Hatıralar boynum büken
Bensiz lokma yemez iken
Unutuldum unutuldum

Geceler yoldaşımızdı
Ayrılık gözyaşımızdı
Bir yastıkta başımızdı
Unutuldum unutuldum

Kul Şahballı vurur tele
Gözyaşını sile sile
Çekti gitti gurbet ele
Unutuldum unutuldum

YAYLA KIZI
Yayla kızı neden benden kaçarsın
Sensiz gitmek mümkün değil sevdiğim
Kuşlar gibi yükseklerden uçarsın
Elin tutmak mümkün değil sevdiğim

Benliğimi sevgin ile sardırdın
Şu Başımı taştan taşa vurdurdun
Bezirganım işlerimi durdurdun
Alıp satmak mümkün değil sevdiğim

Sen lale sümbülsün kırmızı gülsün
Biraz himmet eyle Şahballı gülsün
Menekşemi güzel senmi güzelsin
Ayırt etmek mümkün değil sevdiğim